ABD medyanın tek hakimi mi olacak? Özay Şendir: Hikayenin 2 ayağı var

Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Özay Şendir, CNN Türk canlı yayınında şu ifadeleri kullandı: “İspanya’da 83 medya kuruluşu ki aralarında El Mundo var, Almanya’ya gidelim, en büyük gruplar. Meta lehine dava açtılar niye? Sosyal medya şirketleri üç tane şey yapıyor. Müthiş bir algoritma kullanarak bizi dinliyorlar.

META, BİR KODLA YAPTI: FİLİSTİN’E DESTEK MESAJLARIMIZIN GÖSTERİMİNİ YÜZDE 70 AZALTTI

Bu işin iki ayağı var. Birincisi ifade özgürlüğü ve şiddeti kullanma ayağı. Gazze meselesini çok konuştuk ya. Gazze bayraklarını paylaştık. Peki Meta ne yaptı, sadece Hamas değil bütün Filistin medyasının gösterimini yüzde 67 azalttı. Bizim Filistin’e destek mesajlarının gösterimini yüzde 70 azalttı. Bir kodla yaptı bunu. İsrail medyasının gösterimini yüzde 100 artırdı.

İfade özgürlüğü diyoruz ya. Trump Twitter’dan kovulmadı mı? Malezya Başbakanı’nın İsmail Haniye ile olan fotoğrafını sansürledi Meta.

‘ÇEKTİĞİ PARALAR İNANILMAZ’

Hikayenin iki ayağı var. Dünya medyasını çökertiyor. Öyle algoritmalar kullanıyor bizi öyle dinliyor ki kişiselleştirilmiş reklam meselesinde çektiği paralar inanılmaz.

‘TÜRKİYE’DEN SOSYAL MEDYAYA GİDEN BÜTÇE 4.5 MİLYAR DOLAR’

Türkiye’den sosyal medyaya giden bütçe yılda yaklaşık 4.5 milyar dolar. Biz dünya fındık ihracatında bir numarayız, 2 milyar dolar değil fındıktan elde ettiğimiz para. Bütün kuru meyve ihracatımız 1.3 milyar dolar. Fındık artı kuru meyve ihracatımızdan elde ettiğimiz para birim 1 senede sosyal medya devlerine kaptırdığımız para kadar değil.

‘SOSYAL MEDYA DÜNYAYA BİR DÜZEN DAYATIYOR’

LGBT ile mücadele meselesi. En ufak eleştiri nefret suçu kapsamına alınıyor. Sosyal medya dünyaya bir düzen dayatıyor. İngiltere’de yaşayan bir vatandaş dijital platforma mail atıyor. “Benle ilgili kullandığınız algoritmanın bilgilerini istiyorum” diyor. Vermek zorunda. Türkiye’de yapalım, vermiyor.

‘BÜTÜN YEREL MEDYAYI ORTADAN KALDIRIYORLAR’

Siri izinsiz dinleme yaptığı için 95 milyon doları 3 Ocak’ta ödedi. Uzlaşmayı kabul etti. Tazminat değil. Dolayısıyla bir tehlike var. Bütün dünyada yerel medyayı ortadan kaldırıyorlar.

Related Posts

Ne tank durdurabildi, ne de kurşun: İşte Türk milletinin canı pahasına yazdığı zaferin en net ve çarpıcı görüntüsü

15 Temmuz 2016 gecesi, Türk milleti tarih sahnesinde bir kez daha destan yazdı. FETÖ’nün hain darbe girişimine karşı sokaklara dökülen milyonlar, tankların önüne yattı, silahların karşısına dikildi, dualarıyla ve cesaretiyle vatanını korudu. O geceyi …

Aile içi şiddet ihbarına giden ekiplere ateş açıp 3 polisi yaraladı: Tutuklandı

Diyarbakır’da, aile içi şiddet ihbarı üzerine adrese giden ekiplere kapı arkasından pompalı tüfekle ateş açıp 3 polis memurunu yaralayan M.T. (65), tutuklandı.

Liseliler metroda kitap okuyup farkındalık oluşturdu

Bursa’da bir grup lise öğrencisi, toplu taşıma araçlarında kitap okuma alışkanlığına dikkat çekmek amacıyla metroda topluca kitap okuyarak, sessiz farkındalık etkinliği gerçekleştirdi. Farklı duraklardan trene binen 30 öğrenci, birbirinden habersiz gibi davranarak yolculukları boyunca birlikte kitap okuyarak yolculara, seyahatlerinde kitap okumaları için sessiz mesaj verdi.

AKP’den ‘kalp’li paylaşım: Erdoğan’ın konuşması sonrası Emine Erdoğan gözyaşlarını tutamadı

Emine Erdoğan, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın Kızılcahamam konuşması sırasında gözyaşlarını tutamadı. O anları AKP’nin resmi X hesabı ‘kalp’ emojisi ile paylaştı.

O konuşmaya DEM Parti’den ilk yorum… Pervin Buldan’dan, Erdoğan’ın ‘AKP-MHP-DEM üçlüsü’ ifadesine yönelik açıklama: ‘Bu ittifak, süreç ittifakıdır’

DEM Parti İmralı Heyeti üyesi TBMM Başkanvekili Pervin Buldan, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Şimdi AK Parti, MHP, DEM en azından üçlü olarak bu yolu beraber yürüme kararı verdik” sözlerini, “Yanlış bir yere çekilmesin. Bu ittifak süreç ittifakıdır. Başka bir ittifak olarak algılanmamalı kesinlikle. Herkesin çizgisi ve gittiği yol bellidir” dedi.

Bir ülke doğum yapmayı bıraktı: İşte ardındaki neden

Güney Kore, dünyada çocuk sahibi olmanın en zor ve en geç gerçekleştiği ülke konumuna yerleşti. Nüfus hızla yaşlanıyor, doğum oranları ise tarihsel dip seviyelerde geziyor. İşte Güney Korelilerin doğum yapmayı bırakmasının ardındaki neden…